Osmanlıca şiir

Sevgili okur! Farkında mısın, aylardır yürüdüğümüz bu yolda dere tepe düz gittik ve ciddi mesafeler kat ettik. Yani kat etmişizdir inşaallah. Tam olarak da bir şey diyemiyorum, çünkü bana söylemiyorsun. Biz seninle ne yapacağız yaa. Eğer bu dergiyi eline alıp bir şeyler okuyorsan ifade edebileceğin az biraz kelâm olmalı diye düşünüyorum.
O yüzden bu ay, mail kutuma Osmanlıca sayfamızla ilgili bir şeyler yazabilirsin mesela. Neden olmasın ki? Her türlü tavsiye ve eleştiriye açığız.

Not: İlla dememiz mi lazım ya hu! Az biraz düşünün bizi de, yaptıklarımızın iyi-kötü yanlarını öğrenmek istiyoruz. Bu da sizin geri dönüşlerinizle mümkün.

Bir küçük not daha: Okuyucuya, geri dönüş yapması için ilk tribi atarak bu akımı başlatan sevgili Herkes İçin Sanat köşesine ve meslektaşlarıma sevgi ve saygılarımı sunuyorum  🙂

Bu ayki konumuza gelinceee, şunu belirtmek isterim ki, aslında gramer ve kaideler üzerinden devam edecektik. Ama biraz mola vererek metin okumanın iyi olabileceğini düşündüm. Seni Cahit Sıtkı’yla baş başa bırakıyorum… İyi okumalar 😉

 

35

İlk yorumu siz yazın

Makale hakkında düşüncelerinizi paylaşın:

E-Posta adresiniz kesinlikle gizli kalacaktır.


*