FARKLI VİLAYETLERDE BULUNAN KARDEŞLERİMLE BİR HASBİHALDİR

Azîz sıddık kardeşlerim;

Evvelâ mesleğimizde firak olmadığı; Adana, İzmir, Elazığ, Satürn, Mars gözümüzde bir olduğu kaidesince biz zahiren ayrı olsak da hakikaten beraberiz. Bu kardeşliğin firakı yok, fânî mecazî dostluklar firakı düşünsün, bize ne!

Saniyen, Azîz Üstadımız Kastamonu Lâhikası’nda Hasan Âtıf Abiden bahsederken, “Cenab-ı Hak onun emsalini çoğaltsın. Bu kardeşimizi yirmi mektub yerinde, size canlı bir mektub olarak gönderdik” diyor. Ben de elimden gelse bir canlı mektup olarak yanınıza gelmeyi isterdim, ancak şimdilik bu mektupla iktifa ediniz.

Salisen, aleyhimizde çalışan şeytan ve nefse karşı fevkalâde tedbir lâzımken, bazen Risale-i Nur okumalarımı eksik yapmam sebebiyle yenik düşüyorum. Hizmette zaaf meydana gelebiliyor. Bu aciz kardeşinize çok dua edin, Nurları çok okusun ki imanı artsın. Bu hizmet-i Kur’âniye’de her türlü sıkıntılara meydan okusun inşallah.

48

Rabian, üniversitede okumam dolayısıyla kendimi muhafaza etmem zor oluyor. Ben de siz kardeşlerimden rica ederim ki, kendi okumalarınızda ve hizmetinizde ve dualarınızda beni de niyet edin ki, şahs-ı manevînin kalesinin içine sığınabileyim. Yoksa Allah korusun cazibedar okul etkinliklerine kapılmak ihtimali var.

Hamisen, Risale-i Nur eğitiminde olmanız itibariyle büyük bir lütfun içindesiniz. Zira tüm üniversitelerin fevkindedir. Terbiye-i dersane-i Nuriye’de olmak bahtiyarlığına erişen siz kardeşlerime, terbiye-i dersane-i Adana’da olarak şunu söylüyorum ki, laakal 3-4 yıl üniversitede okur gibi Medresetü’z-Zehra’da Risale-i Nur eğitimi almak, kasem ederim ki en arzuladığım şeydir. Vaktinizin kıymetini biliniz, okuyunuz, okuyunuz, okuyunuz.

Son olarak sizin gibi gayretli, şevki hiç sönmez, sebatkâr, Risale-i Nur’u kendine hayat gayesi edinmiş kardeşlerim olduğu için kendimi sonsuz bahtiyar biliyorum. Cenab-ı Hakk’a yüz bin şükür olsun. (Haşiye)

 

Haşiye: Ekte size gönderdiğim parça (Gülmek Sana Yasak Dostum), beni bu sıralar en çok etkileyen parçadır. Dikkatle okunmasında fayda var. (Haşiyecik)

Haşiyecik: Bu âhirki iki meseleyi kısa kesmeye kâğıt mecbur etti. Zira mektup zarfı küçük, sığmaz…

 

Çukurova Üniversitesi’nde hayatı içtimaiye-i mutlakta
âciz kardeşiniz Şeyda Sultan

 

 

GÜLMEK SANA YASAK DOSTUM 

Sana daha önce “Ağlama ne olur, gül artık. Gülmek senin hakkındır” demiştim. Şimdi ise “Gülmek sana yasak” diyorum. Sanma ki bu bir çelişki, sanma ki bunlar birbirine mani. Aksine bunlar birbiriyle iç içe…

Gülmek, üzerine yüklenen ebedî davanın ardından gafleti anlatıyorsa, o sana yasak! Eğer ebedî davanın bayrağını bir adım ileriye götürme nimetine nail olmanın şükür ve sürûrunu temsil ediyorsa elbet, gülmek hakkındır.

Ağlamak, bedbinliğe ve şevksizliğe âlem olmuşsa, ağlama! Yazıktır gözyaşlarına, eğer iman bayrağını ötelere götürmenin ızdırabı, gayrın dertlerini düşünmek faziletinin ifadesi ise ağla, hem de sel gibi gözyaşı dök! O yaşlar bir gün rahmet bulutu olup, seni gölgeler, hatta yağmur olup ab-ı hayat sunar.

Sen öyle bir duygu girdabındasın ki, kurtulamazsın. Sen, gülmek ağlamak, sevmek sevilmek, konuşmak, susmak gibi zıtların belki de vefasızlıkların, kadirşinassızlıkların sahillerine uğrayan helezonik bir güzergâhın yalnız yolcususun.

Senin yolunda, yalnız dikenler ve çakıllar değil, pusu kurmuş çakallar da var. Senin yolunda, maddî ve mânevî menfaatlerden öte, bir ulu gaye için, çırpınmak var.

Neylersin, sen buna gönüllü talip olmuşsun! Sen kâinatı kucaklayan bir ulu ideale baş koyacak fıtratta doğmuşsun. Küçük hülyalarla nasıl avunursun?

Sen, her şeyin sahibine gönül vermişsin, bir şeyde nasıl boğulursun?

Sen, kendini başkasıyla mukayese edemezsin; çünkü sen farklısın!

Sana bazen ağlamak yasaktır! Kan kussan kızılcık şerbeti içmiş gibi duracaksın. Sana bakıp şevk alanları üzmemek için gözyaşlarını içine gömüp, bağrına taş basacaksın.

Sana, bazen gülmek yasaktır! Herkes şen şakrak iken, sende derin bir tefekkür hâli, bir ağırbaşlılık, bir vakar görülür. Belki tebessümünle iktifa edersin; çünkü sen zerre kadar zamanda kaybolmaz, asırlar ötesini düşünürsün.

Gün olur, bir ulu hizmetin peşinde yalnız koşturur, türlü fedakârlıklara katlanırsın. Belki umduğunu bulamaz, belki destek beklediklerini ilgisiz görürsün.

Nice zamanlar, doğru bildiğin yolda yalnız yürümeye mecbur kalırsın. Sakın sakın, sana el uzatmayan zavallılar grubunun sahte saadetlerine imrenme!

Onlara kızma, adavet etme. Sadece acı!

Çünkü sen farklısın dostum! Allah sana başkalarının dertleriyle dertlenme fazileti vermiş. Senin beynin enbiyalar, evliyalar, salihler, sıddıklar ve mücahidlerin mefkûresiyle doldurulmuş. O nurânî zincire bir küçük halka olmak, o ulvî kervanın peşinden koşmak, o mukaddes ayaklarına toz olmak istediğimiz dava ehlinin, bir küçük ferdi olmak arzusu vermiş; ne diye küçük düşünüp, hislerini dünya için heba edeceksin? Sen farklısın dostum, çok farklı! Ömründe seni bir kere dahi düşünmeyen, sana zerre kadar menfaati dokunmayan kişinin, imanını kurtarmak için çırpınıyorsun, onun için çalışıyor, programlar yapıyor, diller döküyorsun. Neylersin ki elinde değil, başkasını düşünmeden edemiyorsun. “Boş versene!” diyemiyorsun. “Aldırma da geç git” diyenlere kulak asmıyorsun, “Milleti sen mi kurtaracaksın?” diyenlere “Evet, ben kurtaracağım! Var mı bir diyeceğiniz?” diye haykırıyorsun.

Sen gönüllü bir mahkûmsun dostum! Saniyeleri, Allah yolunda hizmetle geçen, bir çelik duvarla örmüşsün çevreni. Sen kendi mahpushaneni kendin yapmışsın, ne diye dışarıdaki aylaklara imreneceksin? Sen, seni, seninle mukayese et! Sen başkasına bakıp da “O niye böyle? Şu niye şöyle?” deme! Sen kendi kabiliyetlerini kendi duygularını, aksa-l-gayata çıkar. Sen kendinle yarış!

“Bu hükümeti cumhuriyenin tek memuru ben miyim?” deyip, el etek çekme! Bu senin davandır. Unutma! Problemler küçük insanların şevkini kırar, büyük insanların azmini arttırır. Sen büyük insansın, çünkü büyük ve ebedî davaya gönül vermiş, baş koymuşsun. Sıra dağlar gibi problemlerle çevrilsen takma kafana! Bu dava büyükse, sahibi de büyük. Senin gibi ihlâslı, cevval kahramanları yalnız mı bırakır?

49Zübeyir Gündüzalp

 

 

Şeyda Sultan Zengin
sultanzengin68@hotmail.com

İlk yorumu siz yazın

Makale hakkında düşüncelerinizi paylaşın:

E-Posta adresiniz kesinlikle gizli kalacaktır.


*