Cinsiyetimiz ve insanlığımız

Sevgili Okurlarımız;

Mübarek Ramazan Ayı’nı uğurlayarak Ramazan Bayramı’nı karşılayacağımız şu günlerde, hazır Ramazan’ın aklımız, ruhumuz ve kalbimiz üzerindeki güzel tesirleri canlılığını koruyorken, sizlerin gündemine önemli bir meseleyi getirmek istiyoruz: Tolumsal Cinsiyet.

Her ay derdimiz, gayemiz şuurlu birer Müslüman olmak adına, önce nefsimizden başlayarak, hak ve hakikat yolunda farkındalık oluşturmak. Bu gaye ile hareket ederken biliyoruz ve her defasında yeniden görüyoruz ki, temel mesele iman etmek. İman etmeyi, yüzeysel bir şekilde 6 şarta inanmak olarak görme ve bu imanın aldığımız her nefes, attığımız her adımda bizimle yaşaması gerektiğinin şuurunda olamama handikapından kurtulmamız gerekiyor. İnsanı ilgilendiren her mesele için bu böyle.

Bizi var eden Rabbimiz, dünya yolculuğumuzda yaşayacağımız her şey, karşılaşacağımız her sorun ve sorumluluk için yolumuza temel ışıklandırmalar, levhalar, uyarılar koymuş. Kur’ân ve sünnet bütün meselelerimizi halledecek kapsamlı ve muazzam tarif ediciler olarak hayatımızda yer alıyor. İşte iman bu noktada, şüphelere, kafa karışıklıklarına yer bırakmadan çıkış yolları gösteren, çözümler sunan eşsiz bir değer.

İnsanın kendini ve hemcinsini önce “insan” olarak bilmesi-görmesi gerekiyor. Bu basit bir bilmek gibi duruyor, ama öyle olsaydı muhtemeldir ki bunca tartışmalar yaşanmazdı. Erkeğiyle-kadınıyla insan olduğumuz gerçeği her şeyden önce geliyor. İnsan olmakla beraber kulluk devreye giriyor. Allah’a kul olmaktan daha büyük bir meselemiz yok yani. İnsan olmak da kadın-erkek olmak da kulluk meselesinde birbirini tamamlayan şeyler.

Toplumsal Cinsiyet konusu ise bize göre tam da iman ile anlaşılacak bir mesele. Hakikî iman eden bir insan; sahip olduğu cinsiyetin ve özelliklerinin, kendisine kulluğunu en doğru şekilde inşa etmek ve hemcinsleriyle muamelelerini sağlıklı bir şekilde sürdürerek, dünya ve ahiret hayatının saadetini temin etmek üzere verildiğini bilir, öyle iman eder. Ve imanını her dem kulluk vazifelerini yerine getirmek suretiyle tazeleyerek; şahsî hayatında, aile hayatında ve toplum hayatında karşılaşacağı meselelerde cinsiyetini değil, insanlığını/kulluğunu ön planda tutup en doğru şekilde hareket etmeye çalışır. Böylelikle sahip olduğu cinsiyet nimetinin güzelliklerinden hakkıyla istifade eder. Aksi takdirde insan; cinsiyet kaynaklı sorunlara, kavgalara, haksızlıklara, had bilmezliklere sebep olur ve sahip olduğu cinsiyet nimetinin güzelliklerinden mahrum kalır. Dahası mes’ûl olur, dünyası da ahireti de azaba dönüşür.

Bu mühim tabloyu nazarlarınıza sunarak, yaşanan sıkıntıları çözüm yollarıyla tahlil ettiğimiz Toplumsal Cinsiyet sayımızın istifadeye medar olmasını temenni ediyoruz.

Bayramınız hakikî bayram olsun efendim.

İlk yorumu siz yazın

Makale hakkında düşüncelerinizi paylaşın:

E-Posta adresiniz kesinlikle gizli kalacaktır.


*