2022 Haziran – Amerikan Tavukları

Kê-tsiap’ tan Ketçap’a Ketçabın Hikâyesi

İnsanlar dört temel tadı almaya aşinadır. Bunlar; tatlı, ekşi, tuzlu ve acıdır. Beşinci tat ise “umami” yani Japoncada “hoşa giden tat” demektir. Bu tat, ağızda sulanmaya ve dil üzerinde tüylü bir hisse neden olarak boğazı, ağzın tepe ve geri kısmını uyarır. Umami bileşen içeriği en fazla olgunlaşmış domateste, balıkta ve kurutulmuş ette bulunur. Umami bileşen içeriği en fazla olan bu ürünlerden birçok sos yapılmıştır. Bu soslardan birisi de tüm milletlerin ortak sosu olan “ketçap”tır.

Ketçap, ilk 16. Yüzyılın sonlarına doğru Koe-chiap adı ile Çin’deki balıkçı kasabalarında yemeklerin yanında verildiği görülmüştür. İçeriğinde salamura balık, ançüez ve baharat karışımlarının bulunduğu bu sosun içinde domates yoktu.

17. Yüzyılın sonlarına doğru, denizciler, avrupalı tüccarlar ve askerî kuvvetler, Asya kıtasına yayılmaya başlamışlardı. İngilizler Çin’i işgal ettikten sonra ayrılmadan önce keşfettikleri Çin bölgesine özgü bu lezzetli sosu çok beğendikleri için ülkelerine götürmüşlerdi. Ülkelerine gittiklerinde sosun aynısını yapmak için işe koyuldular. Yapılan denemelere rağmen ellerinde herhangi bir tarif olmadan yaptıkları için ortaya birçok farklı versiyonu çıkmıştır. Çin baharat kültürü bakımından çok gelişmiş bir ülkeydi. Avrupa ise baharat kültürüne yabancı olduğundan ve Çin’de olan baharatların İngiltere’de olmadığından dolayı yaptıkları tarif Çin’deki “Koe-chiap”ın aynısı gibi olmadı. Yapılan ketçapların içinde balık ve baharat olduğundan İngiltere’de ketçap olarak tutmasa da kedi çorbası olarak satılmaya başlanmıştır.

18. Yüzyılın başlarında İngiltere’deki göçmenler aracılığı ile ketçap Amerika’ya getirilmiştir. 1837 yılında bilim insanı James Mease Amerika’da ilk defa balık yerine domates kullanılarak bu tarifi denemiştir. James Mease, içeriğine elma, domates, çok sayıda baharat, brendi koymuştu. Anlayacağınız sirke ve şeker henüz tarife girmemişti. Piyasaya “Ketchup” adı ile çıkmıştı. Raf ömrünün uzatılması için kimyasal maddeler eklenince halk fazla tercih etmedi.

1876 yılında Henry John Heinz, Çin tarifini uyarlayarak raf ömrünü koruyucu madde kullanarak uzatmak yerine olgunlaşmış domatesteki pektin ve bol sirke ile bozulma riskini minimuma indirecek bir tarif denemiştir. Sonrasında domates, sirke, esmer şeker, tuz, baharat karışımlarıyla asıl tariften uzak bir “umami” lezzet patlaması yaşatacak Ketçap’ın son halini yapmıştır. Büyük ilgi görmesiyle birlikte 1905 yılında Heinz 5 milyon şişe satış yapmıştır ve en çok satan ketçap markası olup, halen zirveyi korumaktadır. Ketçap, 1921 yılında fastfood restorantlarında kullanılmaya başlanır. Heinz tarafından fastfood restorantları için kişiye özel tek kullanımlık ketçaplar üretilir. Tek kullanımlık ketçaplardan sonra fastfood sektörünün vazgeçilmezi haline gelir.

1930’lu yıllarda Doktor John Cook Bennett tarafından “Domates Şurubu” adı ile eczanelerde ilaç olarak satılan ketçapın; içerisinde domates olması sebebi ile ishal, sarılık ve hazımsızlık gibi hastalıklara iyi geldiği düşünülmüştür.

Ketçap üzerinde geliştirme çalışmaları yapılırken ketçap içerisindeki asidik etki sayesinde metal nesneleri parlattığı gözlemlenmiştir. İlerleyen süreçte kararan bozuk paraların parlatılmasında da kullanılmıştır.

 

3. Dünya Savaş’nı başlatacak ve insanları birbirine düşürecek bir teknoloji: Deepfake

Deepfake, yapay zekâ yardımıyla, mevcut bir görüntü veya videoda yer alan bir kişinin, yüzünün, sesinin, mimiklerinin ve konuşmasının, yapay sinir ağları kullanarak bir başka kişinin görüntüsü ile değiştirilmesidir.

Nasıl yani der gibisiniz sevgili okur. DeepFake videosu yapmak isteyen bir kişi, yüzünü yerleştirmek istediği videodaki kişiye ait pek çok görüntüye sahip olması gerekiyor. Bu görüntüdeki yüz, derin öğrenme teknolojisiyle eğitilerek yerleştireceğimiz videodaki kişinin yüzüne yapıştırılıyor. Bu sayede, yüzü yerleştirdiğimiz videoda konuşan kişinin söylediği şeyleri, videodaki kişi söylüyormuş algısı oluşturuluyor. Ne kadar çok görüntüye sahip olunursa ve bu görüntüler programlarla ne kadar çok eğitilirse yapılan video o derece kaliteli olur ve sahteliği anlaşılamaz.

Bu teknoloji yalnızca insan yüzlerini değiştirmeye ya da montajlamaya imkân sağlamıyor. Aynı zamanda seslendirme, konuşan kişinin ağzının orijinalinden farklı bir ses parçasına ayarlanabildiği dudak senkronizasyonları ve kişiye söylemediği şeyler söyletmek için kullanılan ses klonlama tekniği konusunda da oldukça başarılı. Bu sayede baştan yepyeni bir insan yapmak veya ölmüş olan birini filmde veya videoda oynatmak bile mümkün. Yakın zamanda ülkemizde Kemal Sunal, Ziraat Bankası reklamında bu teknoloji sayesinde oynattırıldı.

DeepFake teknolojisi, ilk olarak 2000’li yılların en popüler sosyal medya siteleri arasında yer alan reddit.com’da “Deepfakes” lakaplı bir kullanıcı tarafından bazı ünlülerin yer aldığı videoları yayınlamasıyla ortaya çıkmıştır. Ancak yayınlanan bu videolar, içinde yer alan ünlülere ait değildi. Ünlülerin yüzlerinin başka bedenlere Deepfake teknolojisi ile yerleştirilmesi sonucu oluşmuştu.

Bu kullanıcı, yapay zekâ yardımı ile derin öğretme üzerine, yüz değiştirme teknolojisini geliştirmeye başladı. Bu yeni ve tehlikeli teknolojinin kıvılcımları yavaş yavaş büyüyordu. Reddit.com ne kadar kullanıcının hesabını kapatsa da olanlar olmuştu. Üretilen resim ve videoların sahteliği tam anlaşılamıyordu. Ünlüler ve siyasetçiler söylemedikleri ve yapmadıkları şeyler yüzünden zor durumda kalmışlardı. Kıvılcım yangına dönüşüyordu. Seçime müdahaleler, siyasî gerilimin çıkması, suç faaliyetlerinin desteklenmesi, ekonomiye müdahale edilmesi, ünlülerin videolarla tehdit edilmesi gibi hadiseler meydana gelmişti.

İlk yapılan DeepFake videolarında Hollywood yıldızlarının yüzleri kullanılmıştır. Hollywood yıldızlarının yüzlerinin kullanılmasının nedeni ise internette bu ünlülerin pek çok fotoğraf ve videolarına kolayca ulaşılabilir olmasıdır. İnternet ortamında her gün paylaştığımız fotoğraflarımız, gelecekte bizi de bir DeepFake kurbanı olmaya bir adım daha yaklaştırıyor olabilir.

Dünyada yapılan DeepFake videolarından bazıları:

Morgan Freeman: Tıklayınız.
Barack Obama: Tıklayınız.
Kemal Sunal’ın oynadığı Ziraat Bankası Reklamı: Tıklayınız.

İlk yorumu siz yazın

Makale hakkında düşüncelerinizi paylaşın:

E-Posta adresiniz kesinlikle gizli kalacaktır.


*