
Kötü hatıraları ve travmatik geri dönüşleri silmek, pek çok ruh sağlığı derdini tedavi etmede önemli bir adım olabilir. Bilim insanları, bu konuda umut vadeden bir yaklaşım geliştirdi: Olumsuz anıları zayıflatmak için olumlu olanları yeniden etkinleştirme.
Uluslararası bir araştırma ekibi, birkaç gün süren deneyde 37 katılımcıya rastgele kelimeleri olumsuz görsellerle ilişkilendirmelerini istedi. Daha sonra, bu ilişkilerin yarısını yeniden programlamayı ve kötü anılara “müdahale” etmeyi amaçladılar. Araştırmacılar, yayınlanan makalelerinde şu ifadeleri kullandı: “Bu prosedürün olumsuz anıların hatırlanmasını zayıflattığını ve olumlu anıların istemsiz olarak zihinde canlanmasını artırdığını gördük.”
Çalışmada, insan yaralanmaları veya tehlikeli hayvanlar gibi olumsuz görseller ile sakin manzaralar veya gülen çocuklar gibi olumlu görsellerin bulunduğu tanınmış veri tabanları kullanıldı. İlk akşam, katılımcılar, olumsuz görselleri araştırma için üretilmiş anlamsız kelimelerle ilişkilendirmek için hafıza eğitimi aldı. Ertesi gün, bu anılar uyku ile pekiştirildikten sonra, kelimelerin yarısı olumlu görsellerle ilişkilendirilerek yeniden kodlanmaya çalışıldı.
Araştırmacılar, “İnvazif olmayan bir uyku müdahalesi, olumsuz hatırlamaları ve duygusal tepkileri değiştirebilir. Bulgularımız, travma veya patolojik anıların tedavisiyle ilgili yeni bakış açıları sunabilir” dedi.
Araştırma hâlâ erken aşamalarında olsa da, bu yöntemin umut vaat ettiği belirtiliyor. Gerçek dünya koşullarında daha karmaşık anıların nasıl düzenlenebileceği ve bu etkilerin ne kadar süreyle sürdürülebileceği üzerine çalışmalar devam ediyor. Araştırmanın detayları, Proceedings of the National Academy of Sciences (PNAS) dergisinde yayımlandı.
Haberde bilhassa, “Olumsuz anıları zayıflatmak için olumlu olanları yeniden etkinleştirme” teklifi dikkat çekici değil mi?
Kar yağsın, sağlık olsun…
Tekirdağ Namık Kemal Üniversitesi (NKÜ) Ziraat Fakültesi Tarla Bitkileri Bölüm Başkanı Prof. Dr. İsmet Başer, kar örtüsünün bitkiyi hastalık ve zararlılardan korumada avantaj sağladığını belirtmiş. Haber şöyle: Kar yağışının çiftçiler için önemli olduğunu aktaran Başer, topraktaki nemin kar örtüsüyle arttığını ve bitkinin hızlı bir şekilde büyümesini sağladığını dile getirdi. Başer, çiftçilerin kar yağışına sevindiğini belirterek, “Çiftçilerimiz toprağını ektikten sonra mutlaka kar yağışı bekler. Çünkü, kar toprağa önemli ölçüde nem katarak verim potansiyelini artırır” dedi.
Trakya’da ekilen tarım ürünlerinin çıkışının son derece güzel olduğunu söyleyen Başer, kar yağışının ürünlere ilaç gibi geldiğini dile getirdi. Kar suyunun topraktaki bazı mineralleri çözerek bitkilerin beslenmesini sağladığını anlatan Başer, “Yağışlar çok önemli. Eğer bu kar örtüsü şeklinde gelirse karın şöyle faydası var. Kar, bitkiyi düşük sıcaklıktan koruyor. Bitkinin, birçok hastalık ve zararlıdan korunmasına yardımcı oluyor. Kar, su kaynağı olmasının yanında bitkiyi hastalık ve zararlılardan korumada önemli bir avantaj.” diye konuştu.
Kar yağışının böyle hikmetleri olduğunu bilmeyen ‘çiftçi’ler yoktur inşaallah…
Yürü, ömrün uzun olsun inşAallah
Yeni bir araştırma, günlük hayatta yürüyüş yapmaya ekstra bir teşvik sağlıyor. Avustralya’daki Griffith Üniversitesi’nden bilim insanlarının öncülük ettiği çalışmaya göre, her gün 1 saatlik bir yürüyüş, ömrünüze ortalama 6 saat ekleyebilir. Bu etki, özellikle ABD’deki en az aktif yüzde 25’lik kesimde belirgin. Araştırmacılar, bu gruptaki bireylerin günlük 1 saatlik ek bir yürüyüşle önemli sağlık kazançları elde edebileceğini ifade ediyor. En aktif yüzde 25’lik grupta ise ek yürüyüşün etkisi daha sınırlı, çünkü bu kişiler zaten düzenli egzersizin faydalarını büyük ölçüde almış durumda.
Çalışmada, ABD’deki Ulusal Sağlık ve Beslenme İnceleme Anketi’nden (NHANES) elde edilen veriler analiz edildi. Bu ankete her yıl yaklaşık 5.000 gönüllü katılıyor. Araştırmacılar, bireylerin giyilebilir aktivite takip cihazlarından elde edilen verilerini ömür tablolarıyla karşılaştırarak fiziksel aktivitenin yaşam süresi üzerindeki etkisini değerlendirdi.
Araştırmanın bulgularına göre: ABD’deki 40 yaş üstü bireylerin en aktif yüzde 25’lik kesim kadar hareketli olması halinde, yaşam süreleri ortalama 5,3 yıl uzayabilir. Günlük 1 saatlik bir yürüyüş, en az aktif kesim için ömürlerine yaklaşık 6 saat (376,3 dakika) ekleyebilir.
Griffith Üniversitesi Halk Sağlığı Profesörü Lennert Veerman, en aktif yüzde 25’lik gruba katılmanın mümkün olduğunu belirtiyor: “Bu, ulaşılması zor bir hedef değil, çünkü nüfusun yüzde 25’i bunu zaten yapıyor. Bu seviyeye ulaşmak için yaklaşık günde 3 saatlik bir yürüyüş yeterli olabilir.”
Bu tavsiyeleri “Seyahat edin, sıhhat bulun” hadis-i şerifi çerçevesinde tahlil etmek isabetli olmaz mı?
Avustralyalı çevreci Jimi Cohen’den ders
Kenya’nın Kwale bölgesinde 24 saat içinde tek başına 30 bin 469 mangrov fidesi dikerek Guinness Rekorlar Kitabı’na giren Avustralyalı çevreci Jimi Cohen, bir sonraki hedefinin, grup halinde 1 milyar ağaç dikmek olduğunu söylemiş.
Konu ile ilgili haber şöyle: Çevrim içi istatistik portalı Statista’nın verilerine göre, 2023’te dünya genelinde 28,3 milyon hektar ağaçlık alan kaybedildi. Bu rakam, bir önceki yıla göre ağaç alanı kaybında yüzde 23,8 artış olduğunu gösteriyor. Ağaç alanı kaybındaki artışa karşı ağaç dikimini teşvik eden girişimler ve yaptıklarıyla örnek olan çevre gönüllülerinin sayısı da artıyor. Bu gönüllülerden biri olan Avustralyalı Jimi Cohen, Kenya’nın Kwale bölgesinde 22 Nisan 2024’te diktiği 30 bin 469 mangrov fidesiyle “24 saatte en çok ağaç dikme” rekorunun sahibi oldu ve bu başarısıyla Guinness Rekorlar Kitabı’na girdi. Ekosistemin yenilenmesi için geniş kapsamlı ağaç dikme projeleri yürüten Treegens adlı organizasyonun kurucusu olan Cohen, hayata geçirdiği projeler sayesinde dünyanın çeşitli ülkelerinde 1,1 milyon ağaç dikilmesini sağladı.
Cohen, ilk ağacını 4 yaşındayken diktiğini belirterek “Annem de bir çevreci. O dönem yaşadığımız Avalon bölgesinde birçok ağacı kalkınma projeleri nedeniyle kesiyorlardı. Annem, ağaçlar yok olursa hayvanların da yok olacağı gerekçesiyle kesimi durdurmaya çalışıyordu. Bir yandan da biz çok sayıda ağaç dikiyorduk” dedi.
Bireysel kırdığı rekoru bir adım öteye taşımak istediğini ve bir sonraki aşamada “24 saat içinde bir grup insan tarafından en çok ağaç dikme” rekorunu kırmayı amaçladığını dile getiren Cohen, bu rekorun daha önce 616 milyon ağaçla Etiyopya’da kırıldığını, kendi hedeflerinin ise 1 milyar ağaç dikmek olduğunu kaydetti.
Hem maşaallah diyelim hem de benzer çalışmaları yapacak samimi çevrecilerin ülkemizde de yetişmesi için dua edelim.
İlk yorumu siz yazın