İdman veya terbiye-i bedeniye üzerine

Sporun ibtidai ismi; idman. Resmiyetteki ve eğitimdeki karşılığı ise; terbiye-i bedeniye. Osmanlı döneminde bu isimlerle yad edilmiş. Hâlâ bu isimle devam eden spor/idman kulüpleri/yurtları var.

Spor tarih boyunca insanlar için ortak bir zinde kalma faaliyeti oldu. Tarih boyunca askerî alanda uygulana gelse de bunu ferdî hayata taşıyan ve ortak bir kültür hâline getiren İslâmiyet oldu. Son yüzyıllarda ise spor dünyanın ortak kültürü hâline gelecek şekilde düzenlendi.

Spor; spor dallarından herhangi biriyle meşgul olanların faaliyet alanı iken artık günümüzde spor insanların beslenme şekillerinden dolayı umûmîleşti. Herkes birer sporcu edasında. Ya yediklerini eritmek için yahut fit görünmek için. Artık evlilik şartlarından biri de ‘belirlenen ölçüdeki düğün elbisesine sığacak bir yapıda ve kiloda olmak’. Bu sebepten bazıları evliliğe ve sağlıklı bir yuvaya doğru koşar oldu. Yakalayabilene aşk olsun!

Dünya yürüme ödülleri

Her spor kategorisi gibi günlük yürüme kategorisi de açılmalı. Giyilebilir teknolojiyle artık bir insanın sağlığı, hareketleri ve uykusu anlık takip edilebiliyor. Bu cihazların verileriyle günlük yürümesi de istatistik verileriyle dünyadaki diğer insanlarla birlikte takip edilip değerlendirilebilir. Belirli bir adım barajı tespit edilip, her gün onun üzerinde kalması teşvik edilebilir.

Mesela en düşük kategori olarak 5.000 adım kategorisi olabilir. 10.000 adım, 15.000 adım, 20.000 adım ve 30.000 adım ile insanların her gün hareketli kalmaları temin edilebilir. Günlük 30.000 adım yürüyene yıl sonunda güzel bir yürüyüş ayakkabısı hediye edilebilir. 7 yıl üst üste birinci olana da altın ayakkabı ödülü verilebilir.

Madden ve manen zayıflama gayretleri

Dünyada spor kıyafetleri mahremiyet ve tesettür ölçülerine uymayacak şekilde biçilmiş, kesilmiş, dikiş tutturamamış maalesef. Bedenen zayıflayanlar bu tesettürsüzlük ile manen de zayıflıyor, belki ruhu bedeninden evvel o zaafiyetten ölüyor. Önceden ince ruhlu insanlar vardı. Spordaki âdâpsızlık ile ruhlar incelip hakikatten, ahlâktan ve edepten kopuyorlar.

Spor salonlarındaki seccadeler

Bir zamanlar mescid ve camilerde hâlî zamanlarda sportif faaliyetler yapılırdı büyükçe seccadeler olan halıların, minderlerin üzerinde. Şimdi ise spor salonlarında yeni seccadeler görülmeye başlandı. Mescidlerde kâinatın yaratıcısına şükürler ve dualar edilirdi, lisanen ve fiilen. Şimdilerde spor salonlarındaki seccadeler üzerinden evrene mesajlar gönderilir oldu.

Spor denilince

Günümüzde spor denilince taraftarı olduğumuz takımlar akla geliyor öncelikle. Çene kaslarımızdan başka bize bir katkısı olmayan bir uğraş haline gelmiş. Ve ayrıca bizi adaletten de uzaklaştırıp genelleme yapmaya ve tarafgirâne davranmaya itiyor. Taraftarı olduğumuz takımın hep güzelliklerini medar-ı bahsedip toz kondurmamak, nekaisten tenzih etmek dem ve damarlara işleyip refleks haline geliyor. Evet, bu haldeki birinin damarları tarafgirlik akıyor hep.

Aşere-i Mübeşşere spor takımı

Herkes tuttuğu takımın bütün oyuncularını bilir. Yoksa makbul taraftar değildir. Peki ya Heaven’s Cup’u kazanan şampiyonları tanıyan kaç kişi?

Veya enfüsî dünya kupasında yarışan letâifin müsabakalarını takip ediyor muyuz?

Ve

Sizleri devamlı dinç tutacak olan ve beden terbiyesini konu edinen sayımızla baş başa bırakıyoruz.

İlk yorumu siz yazın

Makale hakkında düşüncelerinizi paylaşın:

E-Posta adresiniz kesinlikle gizli kalacaktır.


*