Eğitimde müthiş bir kaidedir; öğrenmeye, etkileşime yahut iletişime ne kadar çok duyu organı katılırsa eylem de o kadar verimli olur. İnternetin hıza ve haza dönüştüğü bu çağda yeni bir akımla karşı karşıyayız: Caps akımı… Her gün saatlerimizi harcadığımız sosyal medya ortamında canımız sıkıldığında, gülümsemek istediğimizde, gündeme farklı bir açıdan bakmaya çalıştığımızda capsler göz kırpar bize. Özellikle son zamanlarda caps akımının karikatürün peşinden geldiğini söyleyebiliriz.
Nedir bu caps?
Capsler anlık, insani, karmaşık doğayla ortaya çıkar. Algıya getirilen görüntü ve tanımlama genel bir gerçeklik içinde değilse bile mutluluk verebilir.
Tek kareye veya art arda sıralanmış fotoğraf ve resimlere düşülen notlar olarak karşımıza çıkan “caps”, bugün kendini aşan bir anlama sahip olarak, sanal ortamın gerçekleri arasında yerini hızlıca aldı. Özellikle gençler arasında çok yaygın olan caps, kimi zaman “geyik” yapıyor kimi zaman da son derece önemli, tartışılması gereken konulara kendine has üslubuyla dokunuyor.
Öncelikle caps çok pratik ve hızlı bir yol. Patlak veren bir olayın hemen akabinde birden fazla caps de patlıyor. Konunun en can alıcı kısımları derhal servis ediliyor. Doğası gereği caps, bu servisi hiciv sanatını kullanarak yapıyor ve aslında caps’ i caps yapan da içinde barındırdığı bu hiciv. Böylesi yorumlar adeta konuşan görsellerle sunulunca ortaya “eğlenerek eleştirelim” köşesi çıkıyor. Bu durum, insanların bozulmuş düzenlerin içinde yaşamak zorunda kalmalarının onlarda oluşturduğu bir buhran sonucu olabilir, belki de gülümseyerek beyaz cama bakma özleminden de kaynaklanabilir. Artık insanlar boğucu siyasi olaylarla uğraşmak yerine onlarla dalga geçmeyi seçiyor. Sürekli değiş(tiril)en gündem ve son derece absürt bir gelişim gösteren hayat devam ederken, çaresizce bıkan insan, sahip olduğu yegâne silahı olan gülmeyi eline alıyor, hatta ses telleri olmayan sanal ortama bunu caps diye oturtuyor.
Hayata karşı belki de en büyük direniş olan mizah dönemin şartlarına göre caps’ i doğurdu ve önümüze attı. Yarın önümüze ne gelir bilinmez ancak bildiğimiz az sözle çok şey anlatmanın büyük tesir oluşturduğu…
Ne güzel anlatmışsınız… Mevzuya sosyolojik, psikolojik tarafından da bakmamızı sağlamışsınız üstelik. Kaleminize sağlık.