Benim hâlâ umudum var

Umut fakirin ekmeğiyse, biz de demokrasi fakiriysek, hâlâ umudumuz var demektir.

Bu umuda fert fert sarılmak gerekiyor. Ama önce fert fert demokrat olmak, “herkese demokrat olmak”… Genç Yorum, gençlerin gündeminde umudu canlı tutmak için yeni yıla Demokrasi dosyasıyla giriyor.

Ağır aksak ilerlese de ümitvar olduğumuz bir gerçeklik ve gereklilik demokrasi… Mevcut duruma baktığımızda, hemen herkesin kendine demokrat olduğu bir enaniyet asrında olduğumuzu söylemek, abartı olmayacaktır sanıyorum. Bırakın ülkeleri; (demokrasiyi bir etiket olarak gören) küçük topluluklarda, hatta ailelerde bile sözde demokrasiler var. Demokrasinin de isimden ve resimden ibaret bir şey olamayacağını yaşayarak görüyoruz.

Önceki sayımızda “Kutuplaşma” konusunu ele alırken, kimsenin farklı fikirlere tahammülünün kalmadığını, bunun ciddi ayrışmalara sebep olup kargaşa ortamı oluşturduğunu ifade etmiş, çareyi bir ve beraber olmakta görmüştük. Bu çare, birbirinin fikrine saygıyı gerektiriyor. O halde gerçek ve yerleşik bir demokrasinin kutuplaşmaların bitmesine ciddi katkıları olacağını söyleyebiliriz.

Her şey gibi demokrasinin de bir ruhu vardır ve bu ruh inançla, samimiyetle(ihlâs) yaşar. Her fert, bulunduğu ortamlarda hemcinslerinin fikirleri karşısında, inanarak ve kalben hür ve demokrat bir yaklaşım gösterebilse, bu dünya için beklenen ‘fecr-i âtî’den tam ümitvar olacağız.

“Nasılsanız öyle yönetilirsiniz” hadisini burada hatırlatmak isabetli olacak. Demokrat bireylerin sayısının artması toplumdaki demokrasi inşasının gereklerindendir. Amerikalı politikacı Alfred E. Smith, “Demokrasinin bütün hastalıkları, daha fazla demokrasi ile tedavi edilir.” derken, çarenin kendimizde, kendi özelliklerimizde olduğunu ifade etmek istedi belki de. İletişim sorunlarımızın doğru iletişimle çözülecek olması gibi…

Bu ay, “Demokrasi” konusu hangi yazarımızda, ne gibi açılımlar yaptı, merak ediyorsunuzdur. Fahri Utkan, “Demokrat mısın?” başlıklı yazısıyla demokratlığın bir hayat tarzı olduğunu vurguluyor. Mustafa Oral, Denizli hapsindeki dindar cumhuriyetçi karıncalar”ı tefekkür ediyor. İsmail Tezer, “İstibdat, demokrasi maskesi takarsa” ne olacağını anlatıyor. Hasan Yükselten, Ne kadar demokratız?” diye soruyor.

Kapak röportajımızda, tarihçi yazar M. Latif Salihoğlu ile son kitabı “Osmanlı Demokrasisi” üzerinden yaptığımız görüşme yer alıyor.

Dergimiz gene dolu dolu bir içerikle, özellikle gençlerin emek ürünleriyle karşınızda. Dileriz istifadeye vesile olur. Ocak ayı münasebetiyle, 101. yılına ulaşan Sarıkamış Harekâtı’nın aziz şehitlerine Allah’tan rahmet diliyoruz. Onlardaki ve diğer tüm vatan şehitlerindeki fedakârlık ruhunun bizlere de sirayet etmesi duasıyla, hayır ve istikamet üzere geçmesini temenni ettiğimiz bir seneye Vira Bismillah…

 

İlk yorumu siz yazın

Makale hakkında düşüncelerinizi paylaşın:

E-Posta adresiniz kesinlikle gizli kalacaktır.


*