Parmak ucunda yürümeliyiz

Doğamız, faydalanılması için Rabbimizin bizlere sunduğu nimetler kaynağıdır. İnsanlar ve diğer canlılar için bir barınak olduğu gibi, geçim ve ihtiyaçların karşılandığı bir yerdir aynı zamanda. Ancak, teknolojinin gelişmesiyle, ihtiyaç kelimesine asrımızda farklı mânâlar yüklenmektedir. Yani, zarurî olan, insanlar tarafından gerçekten ihtiyaç olarak görülen şeyler çoğalmış ve buna bağlı olarak da doğal kaynakların kullanımı artış göstermiştir.

Bu artışı bir nebze olsun kontrol altına almak için, bilim insanlarımız tarafından literatüre yeni terimler eklenmiştir: Karbon Ayak İzi ve Su Ayak İzi.

Karbon ayak izi nedir?

Önce şu ön açıklamayı yapmak gerekir ki, Adetullah kanunları hükmünce Dünya, üzerine düşen güneş ışınlarından ziyade, Dünya’ya çarpıp geri yansıyan ışınlarla ısınmaktadır. Bu yansıyan ışınları da, sera gazları tabir edilen karbondioksit, metan gazı ve su buharı gibi çeşitli gazlar tutmaktadır ve böylece dünya ısınmaktadır. Güneş ışınlarının bu gazlar tarafından tutulmasına ve böylelikle dünyanın ısınmasına da sera etkisi denilmektedir.

Ancak insanoğlunun zarurî gördüğü, çoğu doğaya zarar veren gayr-i zarurî ihtiyaçlarıyla sera gazlarının artması ve dünyanın fazla ısınması, doğal kaynakların hızla tükenmesine neden olmaktadır.

Bu ön bilgiler ışığında “Karbon Ayak İzi” terimini açacak olursak; küresel ısınmanın başlıca sorumlusu olarak gösterilen, fosil yakıtların (yüksek oranda karbon içeren kömür, petrol, doğalgaz gibi doğal kaynakların) insan tarafından doğrudan kullanılması veya kullandığı ürünlerin üretim aşamalarında dolaylı olarak kullanılmasıyla, karbondioksit ve diğer sera etkisi yapan gazların salınımını artırarak dünya üzerinde oluşturduğu negatif etki miktarı anlamına gelmektedir. Kısacası, karbon içeren yakıtların insan tarafından kullanımı sonucu dünyaya verilen zararın ölçüsüdür Karbon Ayak İzi.

Bahsettiğimiz üzere Karbon Ayak İzi iki ana parçadan oluşur: doğrudan (birincil) ayak izi ve dolaylı (ikincil) ayak izi. Birincil ayak izi, evlerimizde kullandığımız elektrik ve doğalgaz gibi ve arabalarda kullanılan sıvı yakıt veya LPG gibi çevreye doğrudan bıraktığımız karbondioksit izidir. İkincil ayak izi ise, kullandığımız ürünlerin tüm yaşam döngüsüyle alâkalı olup, bu ürünlerin imalatı ve en sonunda bozulmalarıyla ilgili dolaylı karbondioksit yayılım ölçüsüdür.

İkincil ayak izi, kişinin yaşam tarzıyla daha alâkalı olup, besin olarak tüketilen ürünlerden giyilen ayakkabıya, paketli ürün tercihlerinden mobilya ve elektronik tercihlerine kadar her türlü yaşamsal standartları kapsamaktadır.

Karbon Ayak İzlerinin hesaplanması projesiyle, her maddenin çevreye ne kadar zarar verdiği ölçülmüş ve bu konuda duyarlı insanların bu tür maddelerin kullanımı konusunda daha kontrollü olabilmesi amaçlanmıştır. www.karbonayakizi.com sitesinden, isteyen herkes kendi Karbon Ayak İzini hesaplayıp bunu azaltmak adına çözüm önerileri bulabilir.

Burada ölçülen ayak izi, ana ve ikincil ayak izlerinin toplamıdır ve çıkan sonuca göre kişiye özel öneriler sunulmaktadır. Bu durum, Cenab-ı Hakk’ın bize emanet olarak bahşettiği doğayı korumak adına önemli adımlar atmamıza vesile olacaktır.

Su ayak izi nedir?

Dünya’da toplam su miktarının %97,5’i okyanuslar ve denizlerde bulunur. Dünya üzerindeki tatlı su miktarı ise %2,5’tir. Ve bu %2,5’lik kısmın kolay ulaşılabilir miktarı ise %0,5 gibi bir rakamdır.

Türkiye’de tatlı suyun yüzde 11’i sanayide, yüzde 15’i evlerde ve yüzde 74’ü tarımda kullanılıyor. Su tüketimindeki en büyük payın tarımsal üretime harcanmasının en büyük sebebi, kontrolsüzce sulama yöntemleri. Tarımda kullanılan suyun yüzde 75’i salma sulama, yüzde 17’si yağmurlama ve yüzde 8’i damla sulama şeklinde tüketiliyor.

Tarımsal üretimde damla sulama yönteminin kullanılması, su tasarrufunu sağladığı gibi, susuzluktan nadasa bırakılan tarım alanlarını da üretime kazandırıyor.

Suyun kullanımında kontrolü sağlamak adına 2002’de “Su Ayak İzi” kavramı kullanıldı. Su Ayak İzi, tatlı su kullanımının bir göstergesi olup, sadece doğrudan tüketilen suyu değil, dolaylı su tüketimini de kapsamaktadır.

Doğrudan kullanılan Su Ayak İzi, evde tükettiğimiz duş, lavabo, bulaşık, çamaşır ve yeme-içme gibi ihtiyaçları kapsıyor. Dolaylı Su Ayak İzi kavramını da, bir fincan kahve örneğiyle daha kolay anlayabiliriz diye düşünüyorum.

Bir fincan kahvenin masamıza geliş hikâyesi şu aşamalarla gerçekleşmektedir: Kahve bitkisi yetiştiriliyor, hasadı yapılıyor, rafine ediliyor, nakliye işlemlerinden sonra kahve çekirdekleri paketlenip satılıyor ve fincana dolduruluyor. Tüm bu işlemler sonucu WWF-Türkiye’nin paylaştığı rakamlara göre, bir fincan kahvenin masamıza geliş aşamalarında toplam 140 litre su harcanıyor. Görüldüğü üzere sadece bir fincan su, bir kahve için yeterli olmamaktadır.

Bu mesele sadece gıdayla da sınırlı değil. Hiçbir ürün yok ki, üretimi esnasında su kullanılmamış olsun. Bu meselede kalıcı çözüm su ekonomisinin yönetimini ülke olarak iyi planlamak olmalıdır elbette. Ancak çözümü başkalarına bırakarak sorundan kaçamayız. Her bir birey aslında bu konuda söz sahibi olup, işe önce kendi su tüketimi ve yaşam standartlarında yenilemeyle başlamalıdır.

www.yarininsuyu.com sitesine girerek sudaki ayak izimizin hesaplanması ve su kaynaklarımızın kontrollü kullanılmasına dair bizler için özel tavsiyeleri görüp, bu meselede nasıl kanaat edilebileceğini ve alabileceğimiz önlemleri öğrenebiliriz.

Sonuç olarak; doğal kaynakların kullanılmasındaki israf, Rabbimizin bize verdiği nimetleri hor görmek, onları kıymetsizleştirmek mânâsına geldiği gibi, şükürsüzlüğümüzün de göstergesidir. Ve bir nimetin kıymeti yeterince anlaşılmadığı takdirde azalır ve biter.

“Suyunuz çekiliverse size kaynağından akıp duran tatlı suyu kim getirebilir?”1 âyetiyle bizi uyaran Rabbimiz, bizim bu konuda iktisat ve kanaat sahibi olmamızı emretmektedir. Umumî musibetlerin aniden başımıza gelme tehlikesiyle gün geçtikçe karşı karşıya olan bizler, bu meselede de akılsızca hareket edersek -Allah bizleri korusun- bir musibeti de kendi kendimize hazırlamış olacağız.

Faydalanılan kaynaklar:
www.wwf.org.tr
www.karbonayakizi.com
www.semtrio.com
www.ekolojist.net
www.yarininsuyu.com
Dipnot:
1) Mülk Sûresi: 30

İlk yorumu siz yazın

Makale hakkında düşüncelerinizi paylaşın:

E-Posta adresiniz kesinlikle gizli kalacaktır.


*