Merhaba arkadaşlar! Bu ay karşınıza farklı bir konuyla çıkıyorum. Ben yavru vatan KKTC’de yaşıyorum. Burası yavru vatandan da öte, Türkiye’nin bir ili bile diyebilirim. Burada gurbette olduğumuzu anlamasak da farklı kültürden ve farklı ülkelerden insanlarla tanışıp bir arada yaşama imkânına sahip oluyoruz. Yan komşumuz Maraşlı bir aile, karşı komşumuz İngiliz, üst komşumuz Mersinli.
Kuzey Kıbrıs, ülke olarak öğrenci potansiyeli çok fazla olan bir ülke. Ada genelinde 27 üniversite bulunmakta ve yıllık adaya gelen öğrenci sayısı 90 bin civarında oluyor. Bu rakamlara dayanarak, adada yerli halktan daha çok öğrenci olduğunu söyleyebilirim. Öğrenci olmayınca bu ada anlamsız. Çevremdekilerle yaptığım konuşmalarda da çoğu aile ve öğrencinin burası ile ilgili kafasında çokça soru işareti olduğunu öğrendim. Buranın ortamını az çok bilen muhafazakâr aileler bu konuda haliyle tereddüte düşüyor. Ben bu yazıda, Kuzey Kıbrıs’ta bulunan dinî yerlerden bahsederek aslında burasının maneviyatının ne kadar yüksek bir yer olduğuna değinmek istiyorum. İşte size KKTC’den bir kaç yer:
Şeyh Nazım Türbesi/Lefke
Lefke, Kuzey Kıbrıs’ın batısında bulunan bir ilçedir. Eskiden bir Osmanlı köyü olan bu ilçede, öğrenci sayısının fazla olduğu üniversiteler bulunmaktadır. Şeyh Nazım, Kıbrıs’ın Larnaka kentinde 1922 yılında doğmuştur. Çok iyi derecede İngilizce bildiğinden, batılıların ve adada bulunan yabancıların meraklı sorularına karşı olağanüstü cevaplar vererek onların hayretler içerisinde kalmasına ve çoğunun İslam’la şereflenmesine vesile olmuştur.
Ben bu türbeye gittiğimde aşırı huzur bulup, etkilenmiştim. Daha türbenin sokağına girmemle birlikte o manevi hava beni karşılamıştı. Sokakta takkeyle gezen İngilizler görmek beni bir hayli şaşırtmıştı. Mütevazı küçük seyyar satıcıların bulunduğu sokakla türbeye varılıyor. Türbenin bulunduğu camide vaazlar hem İngilizce, hem Türkçe olarak verilmekte. Şehrin merkezi yerinde bulunan bu türbe, günlük sıkıntılardan kaçıp huzuru bulmak için çok iyi bir seçenek oluyor.
Hala Sultan Tekkesi/Larnaka
Hala Sultan Hazretleri (Ümmü’l-haram) Peygamber Efendimizin (asm) süt halasıdır. Hz. Osman zamanında türbenin bulunduğu yerde attan düşerek şehit olmuştur. Adına yaptırılan tekke ve türbe, Kıbrıs Rum tarafında ziyarete açılmıştır. Hala Sultan Türbesi, İstanbul’daki Eyüp Sultan Türbesi gibi Kıbrıs’taki İslâm varlığının en eski izini oluşturması, ayrıca Hz. Muhammed’in (asm) bir yakınına ait olması gibi sebeplerle Kıbrıs’ın fethinden itibaren adada yaşayan Müslüman Türkler’in en önemli ziyaret yeri olmuştur. Güney Kıbrıs Rum yönetiminde bulunan Hala Sultan Türbesi, yılın belirli günlerinde KKTC Din İşleri Başkanlığı’nın aldığı izinlerle ziyaret edilebiliyor. Sınır kapısından itibaren Rum polisi eskortluğu eşliğinde türbeye gidiliyor. Günü birlik olan bu ziyaretler sayesinde o manevî havayı solumak mümkün. Öğrenci olarak gelen herkesin buradan mezun olmadan bir kere olsun oraya gidip o manevi havadan nasiplenmesi gerektiğini düşünüyorum.
Hz. Ömer Türbesi/ Girne
Emevî döneminde gerçekleşen Arap akınları esnasında, İslâm ordusu komutanlarından biri olan Ömer ve altı arkadaşı, bu bölgede şehit düştükleri için, yine bu bölgede yer alan mağaraya gömülmüşlerdir. Osmanlıların Kıbrıs yarımadasını ele geçirmesinden sonra, bu mağaradaki 7 İslâm mücahidine ait olan kemikler, gömüldükleri yerlerden çıkarılarak, günümüzde Hz. Ömer Türbesi olarak bilinen yere defnedilmiştir ve aynı zamanda buraya türbe ve mescit yapılmıştır.
Denizin kıyısında kayalık bir arazide yer alan bu türbe benim adada en sevdiğim ve sık sık gittiğim yerlerden biridir. Adanın en önemli ve turistlik yerlerinden biri olan Girne şehir merkezinde bulunan bu türbe, şehrin kalabalığından kaçıp huzur bulmak için çok iyi bir yer.
Kırklar Türbesi/Lefkoşa
Hazret-i Osman döneminde Sahabeler İslâm’ı yaymak için gemilerle Kıbrıs’a gelmiştirler. Bu sefere hanım Sahabeler de iştirak etmiştir. Adanın güney kısmında, az önce bahsettiğimiz Hala Sultan şehit düşer. Adanın biraz daha ortasına yönelen ve sayılarının 40 olduğu bilinen Sahabeler, gece vakti o zamanki Bizans askerleri tarafından şehit edilirler ve açılan iki çukur içine gömülürler. Osmanlının Kıbrıs’ı fethinin ardından, her zamanki hassasiyetle Sahabe bulma çalışmaları yapılmış ve neticede türbe bulunmuştur.
Türbenin tarihi kadar, manevî değeri de çok büyük. Başkent Lefkoşa’nın doğusunda yer alan türbe, adanın tek havalimanı olan Ercan Havaalanı yakınlarında, Kırklar köyü civarında yer alıyor. Türbe yapısı mescit, türbe ve tekke odalarından oluşuyor. Öğrenci nüfusunun çok fazla olduğu bu şehir de mutlaka gidilip, görülmesi gereken yerlerden biri.
İlk yorumu siz yazın