2021 Aralık sayısında “İrade hür, tercih tesettür” başlığıyla okuyucularını karşılayan Genç Yorum dergisi, bu bağlamda tesettürün hikmetlerini ve manalarını ele alıyor. Tesettür hakikatinin dehşetli bir şekilde yıpratılmaya çalışıldığı, pek çok sosyal medya fenomeninin tesettürden çıktığı ve tesettürden çıkanların hürleştiği yanılgısının lanse edildiği günümüz dünyasında tesettürün mana ve ehemmiyetini dile getirerek bilinçlenmeyi gaye edinen bu sayıda;
Kübra Ünüvar’ın hazırladığı Haber Yorum sayfasında dikkat çekici haberler okuyucuyla paylaşılıyor.
Said Balpetek’in hazırlamış olduğu Amerikan Tavukları’nda “Çikolota Savaşları” başlığı altında, 2. Dünya Savaşı’nda ABD’nin cephedeki askerler için özel olarak ürettiği çikolatadan bahsediliyor.
Bu ayki kapak yazıları ve konuları ise şöyle:
Ayşenur Aydoğdu Akten, “Niyet Ettim Tesettüre Girmeye!” başlıklı yazısında “Allah’ın rızası için örtünüyor olmanın davranışımız arkasındaki asıl anlam olduğunu kendimize hatırlatabilirsek, kaynakları tarayıp Allah’ın rızasına daha uygun şekilde örtünmenin ve tesettürü tamamlayıcı davranışların yollarını araştırıyor olacağız.” diyerek tesettürün asıl anlamına dikkat çekiyor.
Mustafa Gönüllü, “Emperyalist Düzene Karşı Göz Kapakları” başlıklı yazısında toplumu etkisi altına almayı hedefleyen emperyalist sisteme karşı tesettürün önemini ifade ediyor.
Emine Bakırlıoğlu, “Tesettür Ne Değildir?” başlıklı yazısında “Başörtüsü bir şeairdir. Şeairler insanlara dünyevî fikirleri değil, dini hatırlatan sembollerdir. Bunun dışında bir şey ifade etmemelidir.” diyerek tesettürün dünyevi simgelerle değil, din ile ifade edilmesi gerektiğinden bahsediyor.
Hümeyra Titer, “Sen Sensin, Ben Benim” başlıklı yazısında zahiren bir kısıtlılık gibi görünen fakat asıl özgürlük olan tesettürün hürriyetle olan ilişkisine değiniyor.
Halil Çiftçi, “Tesettürün İllet ve Hikmet Boyutu” başlıklı yazısında “Tesettür sadece bedeni örten, muhafaza eden bir kumaş değil, ruhu bütün pisliklerden koruma gayretidir.” diyerek tesettürün manevi yönüne dikkat çekiyor.
Fethiye Akay, “Örtü Benim, Tercih Benim” adı altında tesettürlü hanımlarla tesettürü konuştuğu röportajıyla karşılıyor okuyucuyu. Ayrıca 14 yıl oyunculuk yapan, şimdilerde ise mesleği bırakan ve tesettüre giren Fatma Büşra Ayaydın’ın geçmiş röportajlarından yapılan derlemeler de bu bölümde mevcut.
Nurlu Yorum sayfasında ise “Tesettür sukuttan, zilletten ve manevi esaretten ve sefaletten kurtarıyor” başlığı altında Risale-i Nur’dan kapak konusuyla alakalı bir bölüm Osmanlıcasıyla birlikte yerini alıyor.
Anlamlı Yorum’da Cenk Çalık, “Mana-i Harfî Penceresinden Osmanlı Konakları” başlıklı yazısında okuyucuya Osmanlı Konakları’nın özelliklerinden bahsediyor.
Keçeli’nin Kitaplığı’nda Bilge Öğrenir, Amin Maalouf’un “Semerkant” isimli eserini kitaplığında konuk ediyor ve kitap ile ilgili düşüncelerini paylaşıyor.
Eskimez Yazı’da Emine Sultan Çakır, “Tersyüz Edilmiş Çiçekler” başlıklı yazısında okurları incirlerin ilginç dünyasına doğru yolculuğa çıkarıyor. İncirlerin aslında meyveden ziyade “içine doğru açmış çiçekler” olduğunu biliyor muydunuz?
Feyalilaceb’e gelince Şulenur Yaşar, “Emek Veren Bilir” başlıklı yazısında kendi dünyasındaki domates yetiştirme tecrübesi üzerinden emeğin kıymetini eğlenceli üslubuyla anlatıyor.
Öğrenci İşi’nde ise Beyzanur Çelik, eline börek değmemiş öğrencileripratik “Tava Böreği” tarifiyle mutfağa davet ediyor.
Çedile Hanım sayfasında Feyzanur Elif Mutlu, “Öğretmenler Günüm Kutlu Olsun” başlıklı yazısında, anaokulunda geçen öğretmenlik tecrübeleri ve tefekkürlerinin yanında insanların kutladığı ilk gerçek öğretmenler gününü de anlatıyor.
Erhan Akkaya’nın hazırladığı Foto Yorum sayfasında okuyucularımızın gönderdiği fotoğraflar yer alıyor.
Kısa Yorum sayfasında misafir yazarlarımızın yazıları yer alıyor. Siz de yazınızın dergide yayınlanmasını isterseniz 150 kelimeyi geçmeyecek tefekkürlerinizi en geç ayın 15’ine kadar editor@gencyorumdergisi.com adresine yollayabilirsiniz.
Seans Arası’nda Psk. Dan. Şeyda Sultan Zengin, “Gökyüzü Metaforu” başlıklı yazısında idraki kolaylaştırmak için kullanılan metaforlardan bahsediyor.
Erhan Akkaya, “Dijitalleşen Dünyada Dergiciliğin Bugünü ve Yarını” başlığı altında 29 Eylül-3 Ekim tarihleri arasında tarihî Sirkeci Garı’nda gerçekleştirilen Uluslararası Dergi Günleri’ne katılan dergilerin yöneticileriyle yaptığı röportajları okuyucularla paylaşıyor.
Keyfince Lügat’ta ise Ali Hakkoymaz’ın kaleme aldığı şiirsel kelime tanımları okuyucuları bekliyor.
Farklı Yorum’da İlknur Maraş Çalık, “Deniz Seferinin Şehidi: Ümmü Haram” başlıklı yazısında Medine’nin ilk Müslüman kadınlarından biri olan Ümmü Haram’ın hayatını ve Kıbrıs seferine çıkışını konu alıyor.
Zihnin Çarkları’nda Caner Kut, “Çokluk(1)” başlıklı yazısında “Sonsuzluk dahi sayılabilir bir şey olabilir mi? Yani, sayılabilir sonsuzluk yaratılmış sonsuzluk mudur? Ya da, yaratılmış sonsuzluk (kesret) sayılabilir sonsuzluk mudur?” gibi sorulara cevap arıyor.
Edebi Yorum’da ise Erkam Yıldırım, “Ramak kalada mıyım?” başlıklı yazısında “Bu bir rüya mı, hakikat mi? Rüya ise gerçekliğim nerede; hakikat ise efkârım?” diyerek düşüncelerini okuyucularla paylaşıyor.
İlk yorumu siz yazın