Gençlere rol model gerek

“Gençlerin İslâmla bir sorunu yok, Müslümanlarla bir sorunu var.” Bir sohbet ortamında şahit olduğum bir hakikat bu. Hakikati kim söylerse; kimden söylenirse, güzeldir…

Zamanımız müthiş değişimler çağı, zaman olabildiğince hızlı… Gençler anlamak istiyor, anlaşılmak istiyor, sözü ve fiiliyle rol model olunmasını istiyor. Çünkü biliyor, soruyor, sorguluyor… Teknolojiyi son derece maharetle istimal ediyor… Kullanırken haliyle eğriyi, doğruyu, yalanı da görüyor. Bazen idrak açık hakikati alıyor, bazen hayalleri hakikat anlayarak olduğu gibi kabul ediyor.

Belli tanımlar ve kalıplar içerisine ısrarla dahil edilmek istenen, fakat tek bir kalıp ve tanımla anılmak, isimlendirilmek istemeyen gençlik de müthiş değişimlerin başrollerinde.

Bir gün iyi ve mutlu halindeyken, yarın bambaşka bir ruh haliyle eskiye dair ne varsa red ve kaçma eğiliminde olabiliyor çoğunlukla. Gençlik gidiyor, ömür geçiyor, geçip giden zamanlar geri gelmiyor.

Hal böyle iken rol modellere iş çok düşüyor.

Gençleri anlamak zorundayız. Fakat parmak izleriyle, yönlendirmeden… “Yapma, etme, gitme, söyleme, durma, vs.” demeden… Bizzat kendimiz yapmayarak, etmeyerek, gitmeyerek ilâ ahir…

Gençlere her anlamda şefkatli ve merhametli muamele eden Sevgili Peygamberimiz (asm), gençlerin en güzel rol modeliydi. Zaten bu sayesinde ilk inananlardan gençlerin sayısı oldukça fazlaydı… Demek ki, en doğru modelle en güzel işler pek mümkün ve kolay.

Bizler Efendimizi (asm) tanıdıkça seviyoruz, sevdikçe ona benzemeye çalışıyoruz. Efendimizi (asm) kendimize örnek aldıkça mana kazanıyoruz. Cesaret ve enerji çağında olan gençlere ancak Nebevî metotla rol model olabiliriz. Olmalıyız ki; bu cesaret ve enerjiyi doğru istikamette kullanabilsinler.

İslâmî değerler ancak gençliğe doğru kanalize edilirse hayat bulacak, bugünün talebesi yarının muallimi zira…

Bizler halimizle, tavrımızla, sözlerimizle örnek alınmak istiyorsak “en güzel modelden (asm)” beslenmek zorundayız. Eğer biz doğru İslâmiyeti ve İslâmiyete lâyık doğruluğu ve istikameti gösterirsek ancak rol model olabiliriz.

Gençlik hiç şüphe yok ki gidecek. Tıpkı geçen ömrümüz gibi… Daire-i meşruda kalmasına çalışmalı. Uygun zemin ve iklimde yeşermesi için gayret göstermeli…

Netice-i meram ya da hâsıl-ı kelam:

Gençlerin İslâm ile sorunları yok çünkü İslâmiyet akla ve mantığa en uygun iklim, en güzel hayat sahası… Fakat İslâmiyeti kendine kimlik seçenlerin, İslâmiyetten uzak hal ve hareketleri yanlışa sevk etmekte…

Ben iyi olursam iyilik çoğalacak, ben “En Güzel”e (asm) benzersem her şey güzelleşecek…

1 Yorum

  1. Çok iyi yazmış ve empati bence bunun devamı gelmeli böyle iyi insanlar tanınmalı daha ön plana çıkarılmalı

Makale hakkında düşüncelerinizi paylaşın:

E-Posta adresiniz kesinlikle gizli kalacaktır.


*