Ocak 2023 – Haber Yorum

1. Gençlik Şûrâ’sı Antalya’da Gerçekleştirildi

UMEK, Risale-i Nur Enstitüsü ve YUHİB tarafından tertiplenen Yeni Asya 2. Gençlik Şûrâsı 3-4 Aralık tarihlerinde Antalya’da gerçekleştirildi. Programa farklı illerden elliye yakın genç katıldı.

Gençlerin yanı sıra Yeni Asya gazetesi genel yayın yönetmeni Kâzım Güleçyüz, YUHİB sekreteri Nejat Eren ve Risale-i Nur Enstitüsü’nden Süleyman Demir, Genç Yorum dergisi editörü Erhan Akkaya ve Yeni Asya gazetesi yazarlarından Prof. Dr. İlyas Üzüm ve Dr. Muhammed Örtlek de şûrâya iştirak eden isimler arasındaydı.

Bir araya gelen gençler, ürettikleri projelerini şûrâya sundular ve bu projeleri nasıl hayata geçirebilecekleri konusunda istişare ettiler. Öne çıkan teklifler arasında, sosyal alanda “kardeş şehir” ve dijital alanda “e-gazete” projeleri önem sırasında ilk sıraya yerleşti.

Sabahın erken saatlerinde başlayan şûrâ, gece geç vakitlere kadar sürdü ve belirlenen komisyonların kendi meşveretlerini yapması ile son buldu. Tertip edilen komisyonlar 3 başlık altında teşekkül etti: Sosyal hizmet komisyonu, dijital hizmet komisyonu ve yurt dışı hizmetleri komisyonu.

Şûrâ, temin ettiği ortamı ile uhuvvet havasını perçinlerken gençlerin şevki ve heyecanı da herkese umut ışığı oldu. Program, pazar günü Antalya’nın muhtelif yerlerinin gezisi ile devam etti.

Kur’an’ın ziyasından neşv ü nema bulan Risale-i Nur hizmeti için, hak ve hakikat için, uhuvvet ve muhabbet için gençler; ürettikleri proje ve fikirlerle, adeta şu şekilde haykırdı:

İŞTE GENÇLİK, İŞTE İSTİKBAL!

Gençlik şûrâ’sına dair Yeni Asya Gazetesi’nde yayınlanan yazılar: 

https://www.yeniasya.com.tr/genclik/iste-genclik-iste-istikbal_574138

https://www.yeniasya.com.tr/kazim-gulecyuz/2-genclik-suramiz_574290

https://www.yeniasya.com.tr/muhammet-ortlek/2-genclik-surasi-ve-kusaklar_574463

https://www.yeniasya.com.tr/suleyman-kosmene/genclik-suralari_574559

https://www.yeniasya.com.tr/nejat-eren/ii-genclik-surasi-ve-genclerimiz_574619

İslamiyetin Hoşgörüsü İngiltere’de Kendini Gösterdi

İngiltere’de bir genç, Afzal Adam isimli bir Müslüman tarafından işletilen telefon dükkânına girdi ve kendisine gösterilen telefonlardan birini hızlıca alıp kaçmak istedi. Dükkân kapısının uzaktan kilitlenebilen bir sistemi olması dolayısıyla dışarı çıkamayan hırsız, aldığı telefonu geri iade etti ama herhangi bir olumsuz tepki ile karşılaşmadı.

Dükkân sahibi Afzal Adam, daha sonra kapıyı açarak gitmesine müsaade ettiği genci sosyal medya üzerinden tekrar dükkânına davet etti. Mesajın içeriği ise İslam ahlâkını yansıtması açısından dikkate değer:

“Şu anda çoğumuz zor zamanlar geçiriyoruz. Masanıza yemek koymakta zorlanıyorsanız, buna nasıl yardımcı olabileceğimizi görmek için lütfen bizi mağazada ziyaret edin. Onu neden dövmedin diye soranlara da cevabımız var. Resulullah (asm) buyurdular ki: ‘Başkalara merhamet et, sen de merhamet göreceksin. Başkalarını bağışla, Allah da seni bağışlayacaktır.’”

Katar’da Küresel Tutku: 2022 Dünya Kupası

Hiç futbolla alakası olmayanları bile heyecanlandıran, tüm dünyada merakla takip edilen, bir spordan daha fazla anlam yüklenen ve 22’ncisi düzenlenen meşhur Dünya Kupası organizasyonuna bu sefer ‘Katar’ ev sahipliği yaptı.

Bu organizasyonu almak için 12 yıl boyunca hazırlanan Katar, 300 milyar dolarlık dudak uçuklatan yatırımı neticesinde; 7 yeni futbol stadyumu, stadyumların entegrasyonu için bir metro bağlantısı, bir havaalanı, oteller, hastaneler ve alışveriş merkezleri inşa etti. 2018’de Rusya’da yapılan Dünya Kupası’nda ise harcanan miktar 11.6 milyar dolar idi. Bu organizasyonun Katar’a geri dönüşünün 5.4 milyar dolar olacağı tahmin ediliyordu.

Katar, Dünya Kupası zeminini İslamiyet’in güzelce ifade edilebileceği bir zemin olarak kullanma amacıyla adımlar da attı:

1) Açılış gösterilerinde engelli bir müezzine, insanların birbirleriyle tanışmaları için farklı kavim ve kabileler halinde yaratıldıklarından bahseden Hucurat Suresinin 13. Ayeti okutuldu.

2) Stadyum yollarında herkesin görebileceği şekilde yazılan Hadisler duvarları süsledi.

3) Stadyumda alkol almak yasaklandı ve dışarıda dahi domuz eti yemeye müsaade edilmedi.

4) Müslüman ülkelerin takımları sahada ter dökerken, taraftarlarının Filistin bayrağı ile destek vermeleri dikkat çekti.

Evet bunlar güzel uygulamalar fakat “Acaba 300 milyar dolar ile cehalet ve zaruret içindeki İslam ülkelerindeki Müslümanların başka daha önemli ihtiyaçları giderilemez miydi? İslam coğrafyasındaki Müslümanlar sıkıntılarla boğuşurken zengin Müslüman ülkelerin kaynaklarını daha akıllıca kullanmaları gerekmez miydi?” diye düşünmeden edemiyor insan.

Hazırlayan: Ekrem Donbaloğlu – İbrahim Yasir Teğiş

İlk yorumu siz yazın

Makale hakkında düşüncelerinizi paylaşın:

E-Posta adresiniz kesinlikle gizli kalacaktır.


*