Bu yıl bütün dünyada çok sıcak bir yaz mevsimi yaşanıyor. Yaz deyince de insanın aklına hemen “tatil” geliyor. Bir yılın insanın hem bedeninde hem ruhunda meydana getirdiği yorgunluğu atmak istiyor insan. Tabiî ekonomik şartlar ne kadar el verirse. Bir yanımız deniz, bir yanımız yayla tatili isterken cebimiz “Hadi canım hadi; balkona” diyebiliyor… Bunun yanında her insanın tatil anlayışı da farklı olabiliyor elbette. Kimini boş durmak yorarken, kimine göre de dinlenmek = akşama kadar uyumak demek olabiliyor. Biz de Genç Yorum Dergisi olarak gençlerin dünyasında “tatil” nasıl bir mana ifade ediyor diye merak ettik ve onlara “Tatil anlayışınız nasıl? Tatilinizi nasıl değerlendiriyorsunuz? Tatilden beklentiniz nedir? Tatilde nasıl dinleniyorsunuz? Tatilden döndükten sonra kendinizi dinlenmiş hissediyor musunuz?” sorularını sorduk. Keyifli okumalar diliyor ve sizi aldığımız cevaplarla baş başa bırakıyoruz…
Berk Dağ
Sakarya Üniversitesi Mekanik Mühendisliği 3. Sınıf / SAKARYA
Her ne kadar bu yaz öyle olmasa da genelde tatillere okuma programı ile başlarım. Bu programlar sene içinde yaşadığım sınav stresi, okul hayatı ve günlük meşgaleler ile geçen stresli bir sürecin panzehiri gibi olur. Hayat gailesi içinde zaman zaman ihmal ettiğim manevî ihtiyaçlarımı da kaza ettiğimi düşünürüm. Uzun zamandır görmediğim kardeşlerimi okuma programlarında görürüm. Uzun uzun sohbetler, müzakereler, geziler, eski günleri yad etmeler ile hasret giderir ve uhuvvetimizi tazeleriz. Gönül bağın olan 10-15 kardeşini tekrar görmek başlı başına çok dinlendiricidir. Programdan eve dönünce ise 2-3 aylık bir tatil değerlendirilmek üzere beni bekler. Bu süreçte hem dinlenmeye hem de kendimi muhtelif konularda geliştirmeye çalışırım. Bu süreci bazı seneler üniversite hazırlığı ile bazı seneler üniversitenin yaz okuluyla, bazı seneler daha uzun okuma programlarına katılarak değerlendirdim. Bu seneki tatilimi ise yaz okulu ve okuduğum bölüm üzerine bir eğitim alarak değerlendirmeye çalışıyorum. Tatilde şehir dışında yaşayan akrabalarımı ziyaret edip tebdil-i mekân yaparak dinleniyorum. Güzel değerlendirilmiş bir günden sonra akşam arkadaşlarımla dışarıda kahve içmek, salı ve cumartesi akşamları katıldığım Risale-i Nur sohbetleri ve sonrasında abilerimle sohbet etmek de zihnen dinlenmeme yardımcı oluyor.
Zeynep Kaya
Psikolog / ŞANLIURFA
Kısa süreliğine de olsa yıl boyunca yaptığımız şeylerden uzaklaşma ve “kafa dinleme” olarak gördüğümüz tatil bence insana “kendini dinleme” fırsatı da veriyor. Çoğumuz yıl içerisinde görmediği yerleri görme, görüşmediği insanlarla görüşme, hatta belki okuyamadığı kitapları okuma fırsatı buluyor. “Her şeyden uzaklaşayım ve kafamı dinleyeyim” diye düşünmek yerine, her zaman hayatımızda olmayan şeyleri tecrübe ediyor olmak bizi içimize daha da yaklaştırmalı bence. Bu açıdan bakınca her tatil bir dönüşüm yolculuğu aynı zamanda. Kulun en büyük ve ehemmiyetli vazifesi en iç daire olan kalb dairesinde olduğundan tatil, enfüsî tefekkür için de güzel bir fırsat oluyor. İnsan ne zaman isterse kendine dönebilir tabii ki, bunun olması için illa tatili beklememize gerek yok. Ancak tatilde gelen rahatlama ve her şeyi bir kenara koyup tatilin keyfini çıkarma hissine kapılmak, ayda yılda bir gelen büyük bir fırsatı geri çevirmek olmaz mı?
Tabii ki bu süreçte dinlenmeyi beklerken, insanın kendisiyle ilgili sürekli düşünmesi tatilin sonunda daha öncesinde var olan yorgunluğuna bir de düşünmenin ve değişimin yorgunluğunu ekleyebilir. Üstelik bence insanın en zor gerçekleştirdiği şeylerden biri, dönüp içine bakabilmesi ve gördüklerini değiştirebilmesi. Ancak insan olarak katettiği yol paha biçilemez. İnsan olmaya yaklaşmak için kişinin kendini tanıması gerekir, kendini tanıyan da Rabbini daha iyi tanır. Böyle olunca, insan fizikî olarak üretmeye ara vermiş görünse de hem zihnî hem ruhî, en büyük hasadını gerçekleştirir.
Leyla Nur Udun
Psikoloji 1. Sınıf / ALMANYA
Tatil benim için sevdiklerimle birlikte güzel vakit geçirebileceğimiz yerlere gitmek ve rahatladığım ortamlarda bulunmak anlamına geliyor.
Tatilde arkadaşlarımla ve kuzenlerimle buluşup, eğlenceli yerlere gidiyoruz ve özel aktiviteler yapıyoruz. Mesela luna parka gitmeyi çok seviyoruz ya da başka şehirleri beraber keşfediyoruz. Pedallı boot gibi çeşitli faaliyetler yapıyoruz ve sinemaya ya da alışverişe gitmeyi çok seviyorum. Kardeşlerimle, yakın kuzenlerimle ve tüm ailemle güzel ve uzun vakit geçirmeyi ve yakın arkadaşlarımla ve kuzenlerimle okuma programlarına katılmayı çok seviyorum. Okuma programlarında kızlarla birlikte Risale derslerinde ve ders dışında olan faaliyetlerde çok eğleniyoruz ve beraber olduğumuzda tatilimizi her anlamda güzel şekilde değerlendirebiliyoruz. Okuma programlarında olan teneffüslerde beraber konuşup keyifli vakit geçiriyoruz ve eğlenceli oyunlardan da zevk alıyoruz. Uzun tatillerde de ailemle diğer ülkelere seyahat yapıyoruz. Genel olarak sevdiklerimle birlikte güzel vakit geçirmeyi çok seviyorum.
Tatilde güzel vakit geçirebileceğim ve eğlenceli aktivitelere katılabileceğim yerlere ve ortamlara gitmek istiyorum ve genel olarak rahatlamak ve dinlenmek isterim.
Tatillerde genel olarak ilk ve son günlerde evde kalıp yalnız kalmayı çok severim. Evde yalnız vakit geçirdiğimde daha iyi rahatlayabiliyorum. Sessizlik bana çok iyi geliyor ve dinlenmeme vesile oluyor.
Evde kaldığımda uzun ve derin uyku alabiliyorum ve rahatsız olmadan hobilerime yönelebiliyorum. Resim çizmeyi, kitap okumayı, yeni tarifler denemeyi, müzik dinlemeyi çok severim ve ailemle akşamları oyun oynamaktan çok zevk alırım. Tatillerin ilk ve son günlerinde kendime vakit ayırıp bunları yaparken daha iyi dinlenebiliyorum.
Çoğu zaman tatilden sonra kendimi dinlenmiş hissediyorum, fakat bazı zamanlarda tatilimde çok üst üste gelen şeyler yaptığımda ya da aralarında fazla zaman olmayan faaliyetlerde bulunduğumda pek iyi dinlenemiyorum ve daha da çok yorulduğumu hissediyorum.
Önceden anlattığım gibi tatilin son günlerinde yine biraz yalnız vakit geçirdiğimde daha iyi dinlenebiliyorum. Okuma programlarına gittiğimde de ruhum ferahlıyor ve her anlamda kendimi dinlenmiş hissediyorum.
Ama tatiller çok uzun olduğunda yine çalışmak ya da başka işlerde bulunmak, dinlenmeye alıştığım için, bana daha da zor geliyor.
Mukaddes Coruk
Sanat Tarihi ve Arkeoloji / FRANSA
Benim tatil anlayışım “Bütün gün yatayım uyuyayım” şeklinde değil, aksine “O günkü vaktimi nasıl verimli değerlendirebilirim, ne öğrenebilirim, ne kazanabilirim, nereleri gezebiliriz,” diye düşüncelerde bulunmak şeklindedir.
Benim tatilden beklentim çok abartılı bir tatil olması yönünde değildir. Daha çok yeni yerleri keşfetmeyi; sanatsal eserleri, tarihî yapıları, binaları, mimarî güzellikleri görmeyi ve gezmeyi severim. Bu gezilerimin planlı olmasını tercih etsem de bazen gün içinde planda olmayan yerleri gezdiğimiz, gördüğümüz de oluyor. Bu benim o anki durumuma ve isteğime göre değişiyor. Hava durumunun ve diğer şartların da tercihlerimde etkisi oluyor tabii ki. Tatilde gideceğim yerleri bu şekilde ayarlayabiliyorum.
Tatil süresinde pek fazla dinlenmeyi ve dinlenmeye ayrıca vakit ayırmayı düşünmüyorum; çünkü sürekli hareket halinde oluyorum, bir yerlere gidiyorum, bir yerleri ziyaret ediyorum, çeşitli faaliyetlerde bulunuyorum. O günkü gezimi tamamlamak, faaliyetlerde bulunmak ve keyif almak benim için dinlenmek hükmüne geçiyor.
Bu anlamda yoğun bir tatil programım oluyor. Gittiğim yerleri gezmek, keşfetmek, yeni şeyler öğrenmek bir yandan beni yorsa da diğer yandan beni hem dinlendiriyor hem de büyük keyif almamı sağlıyor. Bu şekilde vaktimi iyi değerlendirerek geçireceğim bir tatil kendimi iyi hissetmemi sağlıyor.
Şamil Kale
Erciyes Üniversitesi, Uçak Gövde Motor 1. Sınıf / KAYSERİ
Ben öğrenci olduğum için tatil anlayışım yoğun bir şekilde devam eden derslere ara verilmesi, sınavların bitişi ve böylelikle feraha kavuşmak şeklinde. Ama tatilin çok önemli olduğunu düşünüyorum, hatta biraz uzun olmasını isterim. Çünkü kafayı dinlendirmek dikkatimizi başka şeylere vermek kendimize mental olarak iyi geliyor.
Tatillerde genelde sömestr kısa olduğu için ailemle vakit geçiriyorum ve Risale-i Nur okuma programlarına katılıyorum. Okuma programları gerçekten birçok yönden katkı veriyor. Seyahat etmeyi seven biri olarak farklı şehirler ve kültürler görüyorum. Farklı kardeşlerimizle tanışmak yeni dostluklar edinmek uhuvvetimizi güçlendiriyor.
Yazları ise Mersinli olduğum için vaktimi yaylada geçiriyorum böylelikle bir müddet Mersin’in sıcağından bir nebze olsun kurtuluyoruz. Haziran ayının sonlarına doğru yaylada bahçemizdeki kirazlar olgunlaşır ve hasat işleriyle uğraşırım.
Tatillerde mümkün olduğu sürece programlarım arasında gezi olur. Farklı tarihî ve doğal güzellikleri gezmeyi severim. Tarihî yerleri gezerken oralarda yaşamış insanların eski hayatlarını düşününce doğal güzelliklerin farklı renk tonlarını, huzur veren seslerini ve eşsiz kokularını bütün duyularımla hissedip aklımla tefekkür edince o zaman tatilin tadına vardığımı ve dinlendiğimi anlarım.
Tatilden beklentim tatil günlerimin dolu dolu geçmesidir.
Eğer gün içinde canım sıkılmış halde evde oturuyorsam kendimi tatil yapmış saymıyorum. Ayrıca tatilin belirli aylar ve günlerle sınırlandırılmasını yanlış buluyorum. Bence her gün içinde küçük tatil zamanlarımız olmalı; sürekli aynı işlerle ilgilenmemeliyiz, bizleri eğlendirecek ve rahatlatacak farklı faaliyetlere de yönelebilmeliyiz yani tatil gibi ara verebilmeliyiz.
Hazırlayanlar:
İbrahim Yasir Teğiş (ibrahimyasir52@gmail.com)
Fethiye Akay (fethiyeakay@gencyorumdergisi.com)
Esra Kuşe (kuse.esra@gmail.com)
Ramazan Gevrek (ramazangevrek@gmail.com)
İlk yorumu siz yazın