Lam’ı Cim’i yok! – Kadınları sigaraya başlatan adam

“Gerçek keşif, yeni topraklar bulmakla ilgili değil, yeni gözlerle bakmakla ilgilidir” der Proust. Belki de sır burada gizlidir, yeni gözler lâzımdır bize. Şu yaşamak eylemini yeniden keşfedeceğimiz bir ay olsun sevgili okur…

Lam’ı Cim’i yok!

Büyüklerimizden duymuşuzdur bu ifadeyi “Lamı cimi yok, işte o kadar!” Yani şunu demek isterlerdi; uzatma lafı, bu konu tartışmaya kapalıdır. Tamam uzatmayalım da, ne alâka lam ve cim?

Eskiden kitap okunurken sayfa kenarlarına notlar alınırmış. “Sual” yerine, kelimenin son harfi olan lam, “cevap” yerine de kelimenin ilk harfi olan cim konurmuş. Bir nevi kısaltırlarmış. Bazı kısaltmalarda kelimenin ilk ya da son harfini koymak Doğu Edebiyatı’nda gelenektir. Gelenekten ziyade bir sanat ürünüdür. Eğer metinde, sağda solda yazılı lam ve cim yoksa gayet açık demekmiş. Lamı cimi yok, tartışma yok anlamına gelir.

Tabiî bunu yanlış anlayıp, Kur’ân alfabesini bu işe karıştırma diyenler de var. Ne diyelim, bilen bilmeyene öğretsin sevgili okur.

Kadınları sigaraya başlatan adam

Bundan 100 sene önceye kadar kadınların sigara içmesi en ‘muâsır’ toplum olan Amerika’da bile büyük bir ayıp sayılmaktaydı. Hatta New York’ta yasaktı. Peki bu algı nasıl değişti?

Satışlarını artırmak isteyen Lucky Strke markalı sigara şirketi, halkla ilişkiler uzmanı Edward Bernays ile iletişime geçti.

Bernays konuyu düşündü, psikologlarla görüştü, incelemeler yaptı. Sonunda aradığı motivasyonu buldu: “Özgürlük!” Kadınlara, erkeklerin baskısından kurtulun ve özgürlük meşaleniz olan sigarayı yakın, demek için bir kurgu planladı. Plan için 1929 yılı Paskalya törenlerini seçti. Bir grup kadını ve fotoğrafçıyı gösteri için kiraladı. Kadınlar geçit esnasında sigaralarını çıkarıp yakacaklar, fotoğrafçılar da onları fotoğraflayacaktı. Ertesi güne manşetler hazırlanmıştı: Kadınlar tabulara karşı özgürlük meşalelerini yaktı! Kampanya o kadar etkili oldu ki, daha o yıl kadınların sigara içme oranı %100’den daha fazla arttı.

Ardından bilim adamları gazetelerde sigarayı övmeye devam ettiler; çocuklarınızı iyi yetiştirmek istiyorsanız sigara için! Kısa sürede amacına ulaşan Bernays daha sonra maharetlerini CIA için de kullandı. “Kadınların özgür kılındığı” meşhur kampanyadan yıllar sonra, Kissinger’e atfedilen bir sözde şöyle denilecekti: “Bir şeyin gerçek olması pek o kadar da önemli değildir; fakat gerçek olarak algılanması çok önemlidir.”

Ayrıca, Edward Bernays’ın psikanalizin babası olarak bilinen Sigmund Freud’un öz yeğeni olduğunu biliyor muydunuz?

İlk yorumu siz yazın

Makale hakkında düşüncelerinizi paylaşın:

E-Posta adresiniz kesinlikle gizli kalacaktır.


*