Gâye

Gâye… Niceliklerin bezendiği, kapıların birbirine sıra zincir olduğu, esâsı esâsta bilmek ile bir nimet, budanmış bir ağaç bulmanın hızlandırmasıyla filizlenmesini seyrettirecek o taze amaç, gâye… Beşer için gâyenin tanımı kendindeki indi bilmek, keşfetmektir. Ancak öyle bulunmaz mı burada gerçek? Özü bilmek ve düstur sınırını çekmek. İnançlı bir toplumun anlaması gereken hususa varılır. İnanca taalluk eden kapıyı aralamak, gâyeyi yapmak ve sonrasında istikâmeti bilmek. Kâideden dolanarak, perde perde aşılanarak, anlama alanı ve dolaysız, bir derece sahibi olmak. Tayinimiz okumak, şaşmadan okumak, gâye adına…

Bir düstur var ki hakikatin üstünün kör geceye ışık, ışıktan gözler kamaşana mercek, dinle diyene sükût, konuş diyene kelâmından hasret bırakmadan, Hakk’ın hikmetinden bahşettiği Hikmetli Kur’ân ve Allah’ın elçisi Rasûllullâh’ın yolu.

Bir mahlûk olarak bilmenin en güzeli Hâlık’ı bilmektir. Amacın sirâyet ettiği en güzel yer de oradadır. Maksad yerimizin izâhını yapabilmenin yanında durma peydâ etmek. O servisin nöbetçisi olan mahlûkun terazisinde her şey oranında bir keyfîyette, meşgaleleri ise dengesine kâfi gelmelidir.

Kendi nazarımızdan anlayışımız, Allah’ın isim, sıfat ve şuunatını keşfetmelidir. Yön O’nu (cc) anlama ile asıl mânâsına kavuşur ancak. Yaratılmışa bak, tümden bakma zerreye bir mânâ aritmetiği içinde olan âlemi uzunca seyret, yani ömrün boyu! Ömrünün kısa olduğunu keşfettiğini göreceksin. İşte kendi nazarından âcizliğin!..

Sorun dârü’l-bekâ’yı unutma, sorun dünyanın bekâsını sürdürerek aldanmayı isteme, kolay ulaşma yahut aynı bilgiden yoksun olmak gibi bir kaçış ile dünyanın ön planını almaktır. Ebedî meskeni özleyen, şehadet isteyen bir nesle âşina olmak isterim. Çünkü Kâlu Belâ’da “evet” diyen olarak benim.

Mülk sûresi 2. Ayette; “O, amel bakımından hanginizin [İslam’a uygun davranış, ahlâk ve anlayışta] daha iyi [daha güzel ve verimli] sonuçlara ulaşmayı deneme [ve hak etmeyi sağlamak] için [dünyada yaşatıp] ölüm ve [ahirete sonsuz] hayatı yarattı. O, Üstün ve Güçlü olandır, çok Bağışlayandır.” buyrulmuştur. Bildirileni kavramak için tam yerimizdeyiz, [henüz] Dünya’da. Amelleri işleriz ama bir gâyemiz olmadan ne işleriz? Hangi amaca hizmet verdiğimizin içinde varmak esas yükümlülüktür. Her işi O’nun adıyla, O’nu gözeterek ve her işe O’nun adıyla nihâyet ederek, ulaşmak O’nun Rızâsına…

Tek gâyemiz Mütekebbir, Hakem, Vâsi, Azîm, Rahmân ve Râhim olan Allah’ın Rızâsıdır…

1 Yorum

  1. çok başarılı..
    damakta lezzet bırakan cinsten:)
    Rabbim bu uğurda cümlemize inayet edip asıl gayemiz de bizi muzaffer etsin amin.. yüreğine kalemine sağlık kardeşim…

Makale hakkında düşüncelerinizi paylaşın:

E-Posta adresiniz kesinlikle gizli kalacaktır.


*