Öğrenci işi atıştırmalık

Merhaba Sevgili Keçeli!

Nasılsın, hayat nasıl gidiyor? Ben hâlâ, koca yaz nasıl bitecek derken okulun 3. ayına geldiğimize inanamıyorum. Gerçekten zaman çok hızlı geçiyor. Zaten benim de bu aralar çok sık üzerinde durduğum bir konu: Zamanın çok hızlı geçmesi…

Zaman çok hızlı geçiyor geçmesine de, ders dinlerken neden zamanı durdurulmuş hissediyorum ben? Dersteyken 1 saat kaç dakika? Bu hocalar derste hiç acıkmıyor mu? Acaba onlar metalden mi? Kafamda deli sorular.

Evet ya hocalar demişken, onlar sahiden hiç acıkmıyor mu? 3 saatlik dersi blok yapma yeteneğine sahip olan hocalarım var. Ben bu 3 saat sağlıklı kalabildiğimi düşünmüyorum. Zihni yemek yeme fikriyle meşgul olan öğrencinin aklı ne kadar derste olur? İşte bu aralar tam da bunlara çözüm arıyorum.

Şu bir gerçek ki, derste aktif olarak rol almak için sadece bedenen değil, zihnen de derse katılmalıyız. Zihnen bulunmadığımız ders bizim için sadece yoklamada var yazılmamıza yardımcı olur. E sonra da dersleri anlamıyoruz, vizelerde çok zorlanıyoruz, okul bitse de gitsek moduna giriyoruz.

Zihnen derse katılım önemli tabiî ki, ama benim aklım hep yemekte oluyor, diyenler olabilir benim gibi. Hele de sabah dersi erken olup öğlene kadar arası olmayanlar. İşte bu konuda kendi uyguladığım bir şeyi sizlerle paylaşmanın zamanının geldiğini düşündüm.

Üşenip hazırdan giden kardeşlerime sesleniyorum. Kendinize el çabukluğuyla sandviç yapabilirsiniz. İçine isteğe göre peynir, salatalık, domates, marul, salam vs. koyabilirsiniz. Bunu akşamdan hazırlamanız mümkün. Eğer, ben üşenirim ya da sandviç yapmayı bilmiyorum, diyorsanız bu sandviç yapma işi aileyle yaşıyorsanız anneye, arkadaşlarınızla yaşıyorsanız seçilmiş olan biricik arkadaşınıza kalıyor. Tamam tamam, şaka yaptım tabiî ki, en yakın markete gidip malzemeleri almalısınız ve sandviçinizi kendiniz hazırlamalısınız.

‘Ya ben çok acıkmıyorum da sanki tatlı bir şeyler yiyerek zihnimi canlandırmak istiyorum’ diyebilirsiniz. Bu da çok normal. Hele kızlar olarak tatlı, çikolata krizine yakalanmak diye bir şey var. Tatlıcılar için de kolay ve lezzetli bir önerim olacak. Tahminimce kek yapmak en fazla yarım saatimizi alır. (Ya da evde önceden yapılmış kekimiz olabilir.) Hem kolay hem de az malzeme ile oluşan hafif bir kek yapmakla başlıyoruz. Kekimizi yaptıktan sonra onu ezerek un hâline getirip, yeteri kadar süt ile kıvamlaştırıp top şekli veriyoruz ve çikolata sosuna bulayarak istersek hindistan cevizine de buluyoruz. Hem çok leziz hem de canınız istediği zaman yemek için çok pratik bir atıştırmalık oluyor.

Molası olmayan bir derste acıkıp, devamsızlığı umursamadığım zaman karar verdim yanıma atıştırmalık bir şeyler almaya. O gün bu gündür acıktığım zaman hazır paket gıdalar yerine, çantamda taşıdığım, kendi hazırladığım sandviçimi ya da çikolata toplarımı yiyorum. ‘Zaman ve mekân fark etmez, acıktığın zaman ye, zihnin çalışsın’ formülü bu.

Biz de derse gitmeden güzel bir kahvaltı yapıp güne zinde başlayalım isterdik, ama İstanbul, trafik ve erken ders saati birleşerek buna engel olmaya karar vermişler. Ama öğrenci olmak her şeye çözüm bulmayı gerektirir. Sonuçta okulda şartlara göre uyum sağlama eğitimi alıyoruz farkında olmasak da. Eğer derse gitmeden güzeeel bir kahvaltı yapan varsa benim için de bol bol yesin. Çünkü ben en çok kahvaltı yapmayı özlediiimm.

Sağlıcakla kal Keçeli!

İlk yorumu siz yazın

Makale hakkında düşüncelerinizi paylaşın:

E-Posta adresiniz kesinlikle gizli kalacaktır.


*