Malûmunuz, üretim ve tüketimin korkunç bir hızla yapıldığı ama bu üretim ve tüketimden çıkan atıkların aynı hızla geri kazandırılamadığı bir çağda yaşıyoruz. İnsan, kâinatta israf edebilen tek canlı. Neyse ki, bu kapasitemizin farkına varıp önünü almamız için aklımız ve estetik duygumuz var. Eşyaları yeniden, farklı amaçlarla kullanmak; insanın kâinata daha az zarar vermesinin ve verdiği zararı telafi etmesinin bir yolu.
2016 Estate of Pablo Picasso/Artists Rights Society (ARS), New York (“Bull’s Head” (1942)
Sanatta atık malzemelerin, hurda metallerin vs. kullanımı, her türlü aşırılık ve absürtlüğün ayyuka çıktığı 20. Yüzyıl’da başlamış. Bilin bakalım bu dönemde eser verenlerden biri de kim? Picasso. Ünlü Boğa Başı heykelini eski bir bisiklet oturağı ve gidonundan yapmış –sen, ben yapsak bu kadar ünlü olmaz ama Picasso’nun eli değince iş değişiyor tabi–. Modernite ve tüketim toplumu gibi kavramlara karşı çıkan –aslında her türlü tanıma karşı çıkan– Dadaistler başını çekmiş bu akımın o dönemde. Zamanında sanatın kapitalistleşmesine ve seri üretimle gelen estetik yoksunluğuna tepki olarak başlayıp, oldukça irrite edici örnekler sunulsa da, şu sıralar çıkış noktasından biraz daha farklı bir rotada seyrediyor, sanatta geri dönüşüm malzeme kullanımı.
Bu işin güzel yanı, herhangi bir sınırı yok. Tek kural, tüm malzemeleriniz artıklar olacak. Evdeki eski CD’ler olur, dizleri yırtılmış pijama olur, kırılmış gözlük olur, okunmuş dergiler olur –dergilerin okunmuş olması önemli– artık sağdan soldan ne bulduysanız. Biz size birazcık üst seviyeden örnekler sunacağız, ama hepsi öyle olmak zorunda değil tabi ki. Pinterest’ten “recycled art” etiketiyle aratırsanız, milyonlarca örnek bulabilirsiniz. Bu arada bizden söylemesi, çok güzel hediyeler yapılıyor çöp sanatıyla.
http://www.ragandbonebindery.com/
Melike Nursultan Üner
Nuriye Sultan
İlk yorumu siz yazın