Dünya/rüya dedikleri

Gölgelerin bölgesinde…
Bilsem ki neresinde…
Hevesinde, neşesinde…
Bir anlık bûsesinde…
Çetin savaşlar ve hüsran ateşinde…
Hırsların cenderesinde imdat çığlıkları…

Bir gölge gördüm.
Allah hayretsin; anlat hele!
Hayra karşı gelesin de…
Gölge işte; nesini anlatayım!
Baktım ki güneş dağların ardına çekilmiş!

TEREDDÜT

Âşık olduğumu söyledim; inanmadı;
Demek o da benim gibi yanmadı!

MEKTEB-İ ÂLEM

Okulu/diplomayı çok şey sandık; bu âlemin bir okul olduğunu unutarak…

AŞKIN SESİ

Ne çabuk aldanıyoruz;
Aşkın sesine!

ÖLÜM İLÂNI

“Ölüm ona yakışmadı.”
Gibi tuhaf ilanlar…
Yakışır, yakışıyor, yakışacak;
Amma genç… amma yaşlı…
Her ölüm ağır başlı…

MEDENİYET

Betonla, asfaltla para kazanabilirsiniz fakat medeniyet kuramazsınız.

İMDAT!

Ya ellerimi tutacaksın…
Ya sonra düşerim; sonsuz!

OLMAK

İnsan olmadıktan sonra ne olursan ol!

AŞK SONSUZ

Bu aşk başlarken de ağlamıştık;
Biterken de…
Anladım; biten aşk yok!

GELİNCİK AĞIDI

Diyesin var demek; dünyaya: “Gelincik!”
Gördün öyleyse;
Kısacıklığını dünyanın.
Ne olduğunu Hanya’nın, Konya’nın…

Gelincikler olmasaydı,
Mevsimler selâma durmasaydı,
Pencerelerde oturmasaydı kuşlar…
Bir düşün; ne olurdu!

Bütün silahları toplasan;
Bi’ gelincik eder mi!
Gelincik tebessümleri vuranlaaar!
Dayanabilir misiniz gelinciklerin ahına!

DERS

Dünyayı kullanmayı bilenler, bilmeyen çoğunluğa “ders” vermeli!

İlk yorumu siz yazın

Makale hakkında düşüncelerinizi paylaşın:

E-Posta adresiniz kesinlikle gizli kalacaktır.


*